Ceza sözlükte “Kişiye bir suç veya yanlış davranış nedeniyle acı veya ıstırap çektirilmesi” olarak tanımlanır. Cezalandırma ise yanlışa karşılık acı çektirmeyi ima eder.
Ceza, ebeveyn-çocuk ilişkisinde bir gerilim yaratır ve çocuğu eğitmek yerine öfkelendirir. Örneğin; yeni yürümeye başlayan bir çocuk sehpanın üzerindeki objelerle ilgilenmeye başlar. Sehpanın üzerindekileri yere indirmek, vurarak ses çıkarmak, o cisimleri keşfetmek ister. Bu durumda ebeveyni tarafından çocuğa hemen müdahale edilir ve davranışı durdurulursa keşfetme yolculuğundaki çocuk kendini engellenmiş hisseder. Birde çocuğa kaş çatılır, eline vurulur, ‘cıss’ gibi sesler çıkartılırsa, ebeveyni tarafından neden böyle tepki aldığını anlamayan çocuğun ağlamasına ve tepkisel davranışlar geliştirmesine sebep olur.
ÇOCUK EĞİTİMİNDE CEZA NEDEN İŞE YARAMAZ?
Ceza, çocuğun iç disiplin kazanmasına engel olur. Ceza verilen çocuk yaptığı hatanın bedelini ödediğini düşünerek rahatlar. Çocuk, “Gerçekten çok şey öğrendim, bir daha böyle yapmayacağım” diye düşünmek yerine, “Haksızlık bu! Beni anlamıyorlar!” diye düşünecektir.
Baskı, zorlama, şiddet ve ceza içeren davranışlar çocuğun kişiliğine zarar verir. Örneğin; odasını toplamadığı için çocuğa kızılması veya sevdiği şeylerden mahrum bırakılması (bahçeye çıkmamak, televizyon izlememek gibi ) onu ebeveyni ile inatlaşmaya ya da sadece mahrum olacağı durumu geri kazanmak için odasını toplamaya itecektir. Bu şekilde yetişen çocuk otorite yani kural koyucu olmadan odasını toplamak için güdülenmeyecektir. Burada çocuk davranışını değiştirmemiş yalnızca otoritenin varlığına göre hareket etmeyi öğrenmiş olur. Ceza yöntemiyle bir davranışı düzeltmeye ve çocuğunu yönetmeye çalışan ebeveynler, istemeden de olsa çocuklarına büyük zarar verirler. Sürekli cezalandırılan çocuklar zamanla utanma, mahcubiyet duygularını da kaybederler.
CEZASIZ EĞİTİM NASIL OLMALIDIR?
Her anne babanın çocuğunu yetiştirirken zorlandığı noktalar olmuştur. “Ceza vermezsek çocuğu nasıl durduracağız?” diyenlerinizde vardır. Çocuğunuzun kişiliğine ceza vermeyin, sakin ve güzel bir şekilde yaptığı davranışın sonucunda olacakları anlatın. Örneğin; “Evde top oynarsan topunu alır saklarım, bir daha asla oynayamazsın!” Bu konuşma şekli çocuğunuzu daha da öfkelendirir ve inadına oynamaya devam eder. Onun yerine “Top oynamak istediğini biliyorum ama ev top oynamak için uygun bir yer değil. Evde top oynarsan eşyalarımız zarar görebilir, vazo, cam kırılabilir. Hadi gel bahçede beraber oynayalım” şeklinde konuşursanız çocuğunuz sizin onu anladığınızı hissedecek ve uyumlu olacaktır. Davranışın sonucunda olabilecekleri anlatıp, çocuğa alan açmak cezalandırmaktan çok daha etkilidir.